GİRİT AÇILIMININ HİKÂYESİ (06.10.2022)

(Kıbrıs’ın yerini bile bilmeyenlere Girit’i anlatmak da zor;  ama ne yapalım... GİRİT AÇILIMLAR!..

(Kıbrıs’ın yerini bile bilmeyenlere Girit’i anlatmak da zor;  ama ne yapalım...

GİRİT AÇILIMLAR!..

Açılımın Birinci Aşaması:

Genel af çıkarıldı.

Rumlar, Mihail Korakas liderliğinde ayaklandı.

Osmanlı ordusu tam isyanı bastıracakken devreye İngiltere ve Fransa girdi. Teklifleri Şuydu: Girit Yunanlılara verilemezdi; ancak Osmanlı da Girit Açılımı yapmalıydı. İlk şart, askerî harekat hemen durdurulmalıydı. Silah bırakacak isyancılar için umumî af çıkarılmalıydı. Tanıdık geliyor mu? Devam edelim: Girit yoksuldu. Ada halkı iki yıl vergiden muaf olmalıydı. Padişahın atayacağı valinin biri Türk, diğeri Rum iki yardımcısı olmalıydı... Ayrıca resmi yazışmalarda Türkçe zorunluluğu kaldırılmalıydı... Osmanlı açılımı kabul etti.  Türkler rahatladı. Korkusuzca, köy ve mezralarına döndü. Müslümanlar, Bu açılım ne kadar güzelmiş demeye başladı. Açılımın İkinci Aşaması: Jandarma yeniden düzenlendi. Osmanlı 1878'de Ruslara yenilince, Girit'te ayaklanma oldu. Olan, köylerine dönen açılım kurbanı Türklere oldu... Evleri, tarlaları yakıldı; malları yağmalandı. Canlarından oldular.  Osmanlı Ordusu yine isyancıların peşine düştü. Ve devreye yine Avrupalılar girdi...  Girite özel imtiyazlar tanındı!..  Yani yeni bir Sözleşme, Açılım yapıldı... 25.10.1878' deki bu Halepa Sözleşmesi / Açılımı şöyle olacaktı: Girit Valisi sadece Müslümanlardan seçilmeyecekti, Hristiyan da olacaktı... Vilayet Genel Meclisinde Rumlar (49/31) çoğunlukta olacaktı. Hristiyan Kaymakamlar Müslüman Kaymakamlardan sayıca fazla olacaktı!.. Vilayet Meclisi ve mahkeme dili Rumca olacak; ancak resmî zabıtlar ve dilekçeler Rumca ve Türkçe olabilecekti. En önemlisi de asayişi sağlayan jandarma, yerli halk, dedikleri Rumlar'dan seçilecekti.  Osmanlı bu açılıma da paşa paşa "Evet!" dedi. "Yeter ki kardeş kanı dursun!.." diyordu.  Diyeceksiniz ki Durdu mu? Hayır!.. Açılımın Üçüncü Aşaması:  Avrupa’ya müdahale hakkı En büyük isyan 1896'da Girit'te oldu!.. Girit yanıyordu! İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya, Rusya asayiş amacıyla Savaş Gemilerini Girit'e gönderdiler. Tabii ki Osmanlıya yine, yeni bir Sözleşme, Açılım dayattılar. Girit Valisi kesinlikle Hristiyan olacaktı. Vali, adada karışıklık çıkması halinde Batıdan silah ve asker yardımı isteyebilecekti!.. Hemen genel af ilan edilecekti. Memurların üçte biri Hıristiyan olacaktı. Avrupalı hukukçular adlî bir ıslahat reformu hazırlayacaktı. Osmanlı bu açılıma da boyun eğdi. İstanbul’un Girit'te açılım yapmaktan başı dönmüştü.  Elleri silahlı Rumlar artık şehir merkezlerinde dahi Türkleri serbestçe öldürebiliyorlardı… Girit'te oluk oluk Türk kanı akıyordu. Toplu katliamlar başladı.  Türk köyleri yakılıp yıkıldı, değerli eşyalarına el kondu. Türkler adadan kaçış yolu aramaya başladılar...

Hanya ve Resmo'da altmış bin Müslüman sığınmacı, kurtarılmayı bekliyordu... Sonunda Osmanlı, 18.4.1897'de Yunanistan'a savaş açtı.  Osmanlı Beklendiği gibi bir ay gibi kısa sürede Yunan Ordusunu, perişan etti. Türk Ordusu Atina’ya girecekken, Rus Çarı II. Nikolay’ın isteği ve İngiltere'nin baskısıyla II. Abdülhamit Türk Ordusunu durdurdu.  Osmanlı, bırakın bir avuç toprağı, Savaş tazminatı bile alamadı...  Aksine Girit’teki nüfuzunu kaybetti... Açılımın dördüncü aşaması: Otonom ilan edildi.  Diyeceksiniz ki, bu yenilgiden Girit'teki Rumlar korkup sinmişlerdir. Ne gezer! En acıklısı Girit’te yaşandı. Türkler, Rumları kesecek iddiasıyla Avrupalılar adaya asker çıkardı. Asayişi artık onların askeri sağlayacaktı! Türk askerine gerek yoktu.Osmanlı askeri gidince Rumlar bir daha ayaklanmazdı! Gülmeyiniz, aynı gerekçeler günümüzde Kıbrıs için de söyleniyor... Türk Askeri 1898'de Girit’ten çekildi. Ada otonom ilan edildi. Avrupalılar, Rumlar'ın ve Türkler'in can ve mal güvenliklerini garanti altına aldıktan sonra adadan ayrılacaklardı. Girit'e böylece barış gelecekti. Harika!..

Girit valisini seçme hakkı, büyük devletlerin onaylaması şartıyla Osmanlı Padişahına bırakıldı. Sonunda Prens Otto Girit Valisi yapıldı.  Kısa bir süre sonra dört devlet adadan çekildi. Ve sonuç: 1910 da Girit Meclisi Yunanistan’la birleşme kararı aldı. Girit onca açılıma rağmen 1913'de Osmanlının elinden kuş olup uçtu, gitti!.. Dünya haritasına bir bak Avrupalı (ve bugünün Amerikalısı) girdiği hangi topraktakileri rahat bırakmış?.. Girdikleri her yerde iki şeyi derhal yok etmişlerdir:

1-  Dili

2- Dini!

Tarih tekerrür değildir; tabi ders alanlara! BOP Başkanlığı kimseye hediye edilmez. Edilmişse arkasında gizli bir EMEL vardır. AÇILIMLARIN hemen hepsinin sonunda Ana Topraktan kopmalar ve Topraklarda küçülme vardır... Osmanlı Açılımları (Islahatlar, Tanzimat Fermanı, Kapitilasyonlar ve Parçalanma) bunun en güzel delili ve ispatıdır!..

(06.10.2022)