KÜLTÜR SANAT

İngiliz ve Alman turistler Kale'nin biber tatarı ve pidesine bayıldı

UNESCO Dünya Mirası Pamukkale'yi görmek için Türkiye'ye gelen yabancı turistler, Soyluer ailesinin misafirperverliği ve Türk yemeklerine hayran kaldı. İngiliz ve Alman turistlerin yemek tercihi, tescilli Kale biberinden yapılan tatar ve meşhur pidesi oldu.

Yaz turizm sezonunun tamamlanmasının ardından Ekim ayı itibariyle kışlık turlara ilgi arttı. Avrupa'nın birçok ülkesinden gelerek Marmaris üzerinden Türkiye'ye giriş yapan yabancı turistlerin tercih ettikleri yerler ise Ege'nin tarihi zenginlikleri Afrodisias, Efes, Hieriapolis ve Laodikya'nın yanı sıra UNESCO Dünya Mirası beyaz cennet Pamukkale oluşuyor. Türkiye'ye giriş yapan yabancı turistlerin ilk duraklarından birisi de Denizli'nin Kale ilçesinde 40 yıldır Soyluer ailesi tarafından turizm sektörüne hizmet veren tesisler oluyor. Tesislerde Türk misafirperverliği ile karşılanan turistin tercih ettiği yemeklerin başında ise tescilli Kale biberinden yapılan tatar ve meşhur pidenin yanı sıra döner, kebap çeşitleri ve börekler geliyor.

Yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan tesisi ailecek 40 yıldır işlettiklerini belirten turizmci Murat Soyluer, "Yaz sezonunun bitmesinin ardından Ekim ayıyla birlikte kışlık turlarımız başladı. Bu turlar Mayıs ayı sonuna kadar devam ediyor. Rodos'tan gelen kafileler, Marmaris'ten Türkiye'ye giriş yaptıktan sonra otobüslerle Pamukkale'ye giderken yemek ve diğer ihtiyaçlarını gidermek için her zaman bizim tesisimizi tercih ediyorlar. Tesisimizde onları en iyi şekilde ağırlayarak ülke turizmini ve Türk misafirperverliğini en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Babalarımızın Kale'ye kazandırdığı bu işletmeyi biz daha modern bir şekilde devam ettiriyoruz. Tesisimizde özelikle ilçemizin başlıca geçim kaynağı olan tescilli Kale biberimiz ile meşhur Kale pidemizi tanıtmaya çalışıyoruz. Turistler en çok yöresel yemekleri, pidemizi ve Kale biberinden yapılan tatarı tercih ediyor. Gittikleri yerlerin yemek kültürlerini de öğrenmeye çalışıyorlar ve bu yüzden yöresel sulu yemekleri de isteyenler çok oluyor. Rehberler ve tur firmaları da yaptıkları yönlendirmelerde Türk yemeklerinin tanıtımına büyük katkı sağlıyorlar" dedi.

"Türkiye'yi en iyi şekilde tanıtmaya çalışıyoruz"

Yabancı turlarda yoğunluğun kış aylarında daha çok olduğuna işaret eden Murat Soyluer, "Her gün 4-5 otobüs yabancı turisti tesislerimizde ağırlıyoruz. Yabancıların dışından yerli turlardan da çok talep alıyoruz. Bodrum, Marmaris, Datça ve Muğla'dan yola çıkan GAP, Karadeniz ve Kapadokya turlarının da mola için yıllardır bizi tercih etmesinden büyük memnuniyet duyuyoruz. Yerli veya yabancı ayrımı gözetmeksizin gelen tüm misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlamaya çalışıyoruz. Gelen yabancı turistlerin çoğunluğunu İngiliz, Alman, Belçika ve Fransızlar oluşturuyor. Rodos üzerinden Marmaris'e gelip, Ege turuna çıkıyorlar. Afrodisias, Kuşadası, Meryemana, Efes ve Pamukkale'yi görmek için geliyorlar. Türkiye'ye girişlerinde ilk başlangıç noktalarından birisi olduğumuz için Türkiye'yi temsil etme anlamında en iyi ve en sağlıklı hizmeti vermeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

İlk kez 20 yıl önce Türkiye'ye geldiğini ve daha sonra imkan buldukça ziyaretlerini sürdürdüğünü kaydeden Alman uyruklu Louis König de "Çeşme, Marmaris, Antalya, İstanbul ve İzmir'i gezdim. Gördüğüm yerlerin içerisinde en çok Çeşme'yi beğendim. Türk yemekleri de çok güzel ama ben en çok ekmek arası döner ve kebabı seviyorum" ifadelerini kullandı.

Türkiye'ye daha önce geldiği fakat Pamukkale'yi ilk kez göreceği için heyecanlı olduğunu söyleyen Margaret Johnson ise Türkiye ve Türk yemekleriyle ilgili şunları söyledi:
"İstanbul'u çok seviyorum. Kapalı Çarşıyı çok beğendim. Türkiye'de yediğim yemeklerin içerisinde en çok börekleri ve patlıcanlı yemekleri sevdim. Birçoğunun adını bilmiyorum ama Türk yemeklerinin çoğunu seviyorum"