Araştırmalar, 2041-2100 döneminde Büyük Menderes Havzası’nda (Denizli, Aydın ve Muğla hattı) şiddetli ve uzun süreli kuraklık riskinin en yüksek seviyelere çıkacağını ortaya koyuyor. Özellikle Denizli’de verimli tarım alanlarının bulunduğu bu bölgede, kurak ay sayısının 160 ayı aşabileceği öngörülüyor. Orta düzey senaryoya göre 2070-2099 arasında kurak ay sayısı yüzde 26 artarken, yüksek emisyon senaryosunda bu oran yüzde 40’a yaklaşıyor.
Uzmanlar, aylarca sürebilecek kurak dönemlerin tarımsal üretim, içme suyu temini ve ekosistem açısından ciddi tehditler doğurabileceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle Denizli’nin hem tarımda hem de içme suyu kaynaklarında büyük bir risk altında olduğu vurgulanıyor.
Kuraklık riskine karşı alınması gereken önlemler yeraltı sularının aşırı kullanımına karşı sıkı denetim getirilmeli,Denizli’de tarımsal sulamada modern ve su tasarruflu yöntemler yaygınlaştırılmalı,kent şebekelerindeki su kaçakları hızla önlenmeli,kuraklık erken uyarı sistemleri kurulmalı,Uzun vadeli ve iklim projeksiyonlarına dayalı su yönetim planları hazırlanmalı,Alternatif su kaynakları devreye alınmalı; arıtılmış atık su tarımda kullanılmalı, deniz suyu arıtma yatırımları desteklenmeli şeklinde sıralandı.
Uzmanlara göre, iklim değişikliğinin artık soyut bir kavram değil, Denizli gibi tarım ve su kaynakları açısından hassas bölgeler için somut bir tehdit haline geldiği belirtiliyor.