PAÜ Hastaneleri Obezite Merkezi Diyetisyeni Elvan Nalçacı yaptığı açıklamada şu bilgileri paylaştı: “DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü)’nün tanımına göre Obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesidir. Obezite, sedanter bir hayat tarzını benimseyen ve aşırı beslenen toplumlarda daha sık görülmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’ne göre en riskli 10 hastalıktan biri olarak kabul edilen obezitenin, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de görülme sıklığı artmaktadır. Morbid obezite ve metabolik sendromla mücadele eden hastalarımızda ameliyat öncesi ağırlık kaybının sağlanması, ameliyat sırası ve sonrasındaki süreci kolaylaştırarak komplikasyon oluşumunu azaltmaktadır. İlk olarak hastalardan detaylı bir anamnez alınmalıdır. Ameliyat öncesi hastalara genel olarak sağlıklı beslenme önerileri verilmektedir. Diyet programı kişiye özel olarak hazırlanmalı, yeterli enerjiyi, makro ve mikro besin öğelerini mutlaka içermelidir. Obezite merkezimizde; tıbbi beslenme tedavisi, davranış değişikliği tedavisi, fiziksel aktivite ve ilaç tedavisi ile en az 12 ay takip edilmektedir. Periyodik aralıklarla kontrollere çağırıp diyetisyen, psikolog, fizyoterapist ve birim hemşiremiz ile multidisipliner bir tedavi yaklaşımı benimsenmektedir. Bu program sonrasında kilo kaybı sağlayamayan hastalarımız obezite merkezi sorumlu hekimi Genel Cerrah, Obezite Cerrahı Prof. Dr. Onur BİRSEN’e yönlendirilmektedir. Prof. Dr. Onur BİRSEN tarafından durumu değerlendirilen ve obezite cerrahisi ameliyatına uygun görülen hastalar ameliyat açısından değerlendirilmesi için diğer birimlere konsülte edilmektedir. Diğer birimler tarafından ameliyat açısından uygun görülen hastalarımızın yatışı ve laporoskopik obezite cerrahisi gerçekleştirilmektedir.”
Diyetisyen Elvan Nalçacı: “Ameliyat sonrası doğru beslenme, iyileşmeyi hızlandırıyor ve kas kaybını önlüyor.”
Ameliyat sonrası beslenmenin amacı ise iyileşmeyi kolaylaştırmak ve kas kaybının önlemesi için diyet programında yeterli enerjinin, makro ve mikro besin öğelerinin verilmesinin oldukça önemli olduğuna değinen Diyetisyen Elvan Nalçacı, yeterli ve dengeli bir beslenmenin sağlanması ameliyat sonrası görülen komplikasyonların risklerini azaltmaya da yardımcı olduğunu ifade etti. Diyetisyen Nalçacı, bariatrik cerrahi sonrası 5 aşamalı bir tedavi yönteminin uygulandığını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Bariatrik cerrahi sonrası hasta çok düşük kalorili beslenmek zorunda kaldığı ve bazı işlemler besinlerin emilimini engellediği için beslenmesi protein, vitamin, mineral yönünden yetersiz kalmaktadır. Bu süreçte kas kayıpları yaşanmaması için yeterli multivitamin ve protein desteği verilmelidir. Bariatrik cerrahi sonrası sıklıkla B12, demir, kalsiyum ve D vitamini eksiklikleri görülmektedir. Cerrahi işlem sonrası erken dönemde multivitaminlere başlanmalıdır. İkinci günden itibaren günde 1-2 adet multivitamin alımı tavsiye edilmektedir. Cerrahi işlem sonrası hastalar belirli periyodlarla biyokimyasal testler yaptırmalıdır. Eksiklik varlığında uygun görüldüğü takdirde bu önerilere ek olarak daha ileri tedaviler uygulanmaktadır. Bariatrik cerrahi sonrası protein ihtiyacı hastaya ve ameliyatın çeşidine göre değişiklik göstermektedir. Kas kütlesindeki kayıpları önlemek ve protein malnütrisyonunun önüne geçmek adına protein ihtiyaçlarının kısa sürede tamamlanması gerekmektedir. Ameliyat sonrası dönemde hastaların günlük olarak aldıkları enerji miktarı düşerken protein ihtiyacı artmaktadır. Tüm gereksinimler bizim tarafımızdan düzenlenmektedir. Obezite cerrahisi, alanında uzman sağlık profesyonelleri tarafından multidisipliner bir ekip ile gerçekleştirilmesi gereken bir ameliyattır. Ameliyattan sonraki süreçte hastanın beslenmesinin kişiye özel düzenlenmesi ve periyodik aralıklarla gerçekleştirilen tahliller ile vitamin, mineral ve protein eksiklikleri önerilen destek tedavileriyle yerine konması gerekmektedir. Hastanın psikolojik durumu alanında uzman bir psikolog tarafından takip edilmelidir. Hastanemizin obezite cerrahisi ekibi hastanın sonraki sürecinde tam iyilik halini önemsemektedir.” dedi.