Son yıllarda bir hayli gündemde olan ve adeta televizyon ekranlarında mahkeme kuran programlar, artık kendilerini hakim ve savcıların yerine koymaya başladı. Bugün sizlere Göz...
Son yıllarda bir hayli gündemde olan ve adeta televizyon ekranlarında mahkeme kuran programlar, artık kendilerini hakim ve savcıların yerine koymaya başladı. Bugün sizlere Gözler Mahallesi’nde evli olan ve 5 aydır kendisinden haber alınamayan bir bayanın reyting uğruna televizyon programlarına düşen konusunu anlatacağım. Gözler Mahallesi’nde evli olan 1 çocuk annesi kadından 5 aydır ailesi haber alamıyor. Kayıp olan kadının kocası televizyon ekranlarında Didem Arslan tarafından izleyiciler önünde adeta sorguya çekiliyor. Bu arada televizyon programında, kadının sevgilisi olduğu iddia edilen şahısta yer alıyor. Eşi tarafından aldatılan kocanın ses kayıtları dinletiliyor ve eşine yalvardığı ses kayıtlarında yer veriliyor.
Programda herkes kocaya yükleniyor ve eşini öldürdüğü iddiasında bulunuyor. Olayın şuanda cinayet olup olmadığı daha net değil ve araştırılıyor. Ama ekran başında kadının eşine bağıran ve adeta bir savcı bir hakim gibi davranan program yapımcısı gazeteci Didem Arslan’nın tutumu ise dikkat çekici. Burada eleştirdiğimiz suçlu veya suçsuz durumu değil, bir televizyon programında kendilerini hakim ve savcı yerine koyan kişilerin tavırları. Bu ülkenin mahkemeleri, polisleri ve savcıları var. Kim bunlara bu yetkileri veriyor ve ekranlar başında insanları yargılamaya çalışıyor anlamıyorum. Diğer yandan evli kadının sevgilisine hiçbir şey denilmiyor. Suçlu olup olmadığı daha belli olmayan kocaya ise ekran başında yargı dağıtılıyor. Bu programlara acil müdahale edilmesi gerekiyor, aksi takdirde insanlar yargıyı bu televizyon programlarında arayacak…
(18.01.2023)

