Türkiye her geçen gün seçimlere bir adım daha yaklaşıyor. Millet ve Cumhur ittifakları nasıl kazanırız diyerek her yolu denemeye kararlı.
Türkiye her geçen gün seçimlere bir adım daha yaklaşıyor. Millet ve Cumhur ittifakları nasıl kazanırız diyerek her yolu denemeye kararlı.
Bundan 2 ay önce Cumhur ittifakındaki büyük kopuş gözle görülür haldeydi. Özellikle ekonomik sıkıntılar ve sığınmacılar meselesi yüzünden yaşanan sıkıntılar insanları Cumhur ittifakından koparıp Millet ittifakına doğru yöneltmeye başlamıştı. Erdoğan belki de tam burada devreye girdi ve yeniden ipleri eline almışa benziyor.
Siyasi olarak etik bulmasanız da her siyasi partiden oy alabilmek için inanılmaz hamleleri arka arkaya yaptı. Sisi ile görüşmesinden, Esad’a el uzatmasına bir takım açılımlar yaparak muhalefetin elindeki kozlara oynadı.
Ardından hapishanedeki Selahattin Demirtaş’ın ailesiyle görüşmesine izin verdi. Yetmedi Ahmet Kaya’nın mezarını Türkiye’ye getirmekten konu açtı. Yetmedi Anayasa yoluyla kapatılması gerektiğini ifade ettiği HDP ile anayasa değişikliği için görüşülmesini istedi! Bunları yaparken İyi Parti’yi de yoklayarak ittifaktan ayrılması için nabız yokladı. 20 yılın yöneteni yeni bir oyun kurarak son dönemini başarıyla tamamlamak istiyor.
Millet ittifakı ise sürekli toplantı halinde. Henüz adayı açıklamamaları büyük handikap. Tüm anketlerde ilk sırada çıkan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı geçmesi muhtemel tek aday olan Mansur Yavaş ile ilgili ayak sürüyorlar. Kılıçdaroğlu’nun aday olması halinde kaybetme şüphesi tüm muhalefetin en büyük kabusu. Çünkü o zaman herkes koltuklarından olacak. Bunu biliyorlar. Genel başkanlar düzeyinde olmasa da yardımcı düzeyinde her geçen gün sıkıntı büyüyor ve aday açıklanmadığı her geçen gün büyüyecek.
Zor bir seçim dönemine hep beraber giriyoruz. Çok sert geçmesi muhtemel. Yeni kırgınlıklarla dolu, yepyeni senaryolarla dolu bir 2023 yılı olacak belli ki. Tek temennim önemli olanın partiler değil ülkenin olduğunun bilincinde olunması!
(30.11.2022)
